ARALIK 2000, SAYI 9
İlçemizdeki tabelaların tamamına yakını yabancı dilde
AB’ye hazırız!
BEŞİKTAŞ-Beşiktaş ve mahallelerindeki birçok esnaf yabancı dilde tabela kullanmayı tercih ediyor. İşyeri sahiplerinin bazıları yaptıkları işi anlatmak için bu tür tabelalar koyduklarını söylerken, bazıları da hoşumuza giden adı koyuyoruz, diyorlar. Vatandaşlar ise “son zamanlarda yabancı dilde tabelalar çoğaldı. Bazılarını okumakta zorluk çekiyoruz. Hangisinin ne anlam taşıdığını da anlayamıyoruz” şeklinde konuşuyor. Semt sakinleri ayrıca “AB yolunda önemli adımlar atıyoruz.” diyerek işi şakaya da vuruyorlar.
Esnaf canlılık bekliyordu, yeni vergilerle karşılaşınca şok oldu
Yeni yıl sürprizi!
Geçici vergi olarak lanse edilen ve bir kez alınacağı söyleyen vergilerin bir kısmının kalıcı hale getireceği haberi Türkiye’nin gündemine bomba gibi düştü. Beşiktaş ve mahallelerinde de bu yeni tasarı tartışılmaya başlandı. Özellikle de geliri 400 milyon lira olan kişilerin karda etse zararda etse vergi geleceğini öğrenen esnaf şaşırmış durumda ölelim daha iyi diyor.
Beşiktaş ilçesi Adana ilinden fazla vergi ödedi.
Öte yandan İstanbul’un Beşiktaş ilçesinin Adana ilinden daha fazla vergi ödeyerek vatandaşlık görevini yerine getirdiği öğrenildi. Haberler üzerine kendileriyle görüştüğümüz Beşiktaş, Etiler, Levent, Ortaköy, Arnavutköy, Gayrettepe ve Bebek esnafı “yeni yıl sürprizi bu olsa gerek” dediler.
Mısırlıbahçe’de yine direniş var
BEŞİKTAŞ-Yaklaşık yedi ay önce, mahallelerine yapılacak sağlık ocağı için ayaklanan, ağaçlarının kesilip çocuk parkının talan edilmesine karşı çıkan ve amaçlarına ulaşan Türkali Mahallesi Mısırlıbahçe Sokağı sakinleri, bu kez de baz istasyonlarına savaş açtı.
Sokaklarındaki Birlik Apartmanı’na monte edilen baz istasyonunu istemeyen, hatta bu yüzden baz istasyonunun bağlantı kablolarını kesen sokak sakinleri, sağlıklarından endişe ediyor ve haklı direnişlerini sürdüreceklerini söylüyor.
Hava kirliliği yaşlı ve çocukları vuruyor
BEŞİKTAŞ-İstanbul’un tüm ilçelerinde olduğu gibi Beşiktaş levent Etiler ve Bebekte’de sisin yoğun olduğu zaman kesilen elektriğin suçlusu bulundu. Sis ve taş ocaklarından çıkan toz. Önceki gece İstanbul Boğazı’ndan Marmara Ereğlisi’ne kadar gece yarısından itibaren elektrikler kesildi. TEAŞ’a bağlı ana iletim hatlarının arıza yapmasından dolayı elektrik kesintilerinin yaşandığını belirten TEAŞ Milli Kortrol Müdürü Hüseyin Onay olayı doğruladı. Öte yandan kalitesiz kömür nedeniyle hava kirliliği yeniden hortladı. Rüzgarsız gecelerde boğucu hava bir kabus gibi İstanbul’un üstüne çöküyor. Vatandaşlar “Kış geldi, kalorifer ve sobalar yanacak, zabıtalar herhalde denetime çıkarlar” dedi.
Karakartal borsaya uçuyor
Basına bir açıklama yapan BJK Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Bilgili, İş Yatırım’la bir anlaşma imzalandığını ve Beşiktaş Sportif AŞ’nin 2001 yılının ilk yarısında halka arz edileceğini belirtti. İş Yatırım’la bakiyeyi yüklenim sözleşmesi imzalandığını açıklayan Bilgili, “Kontrol hissesi sonsuza dek BJK’da kalacak şekilde yapılacak bu halka arzdan 80 ile 100 milyon dolar aralığında bir gelir elde edilecek.” dedi. Halka açılacak olan Beşiktaş Sportif AŞ, 1995 yılında kuruldu. 2-3 aydır İş Yatırım’la süren görüşmeler sonucunda, kulübün tüm futbolla ilişkili faaliyetlerinin bu şirketin çatısı altında toplanması görüşü benimsendi. Yani bonservis gelirinden, TV ve diğer reklam gelirlerine, gişe hasılatından forma, şapka gibi çeşitli ürünlerin satışına kadar her türlü aktif, Beşiktaş Sportif AŞ’nin geliri olacak. Futbolculara ödenen bonservis ücreti de bu şirketin gideri olacak. Beşiktaş futbolcularının transferlerine kadar tüm faaliyetler bu şirket üzerinden gerçekleştirilecek. Beşiktaş Spor Kulübü’nün 2000-2001 yılı gelir projeksiyonu 50 ile 75 milyon dolar aralığında. Beşiktaş halka arzdan elde edilecek gelirle bu dönemdeki gelirini katlayacak. Şirketin ne kadarının halka arz edileceği henüz net değil. Bu oran Genel Kurul sırasında netleşecek. Ancak kulüp, çoğunluk hissesi, yani yüzde 51’lik bölümü elinde kalacak şekilde halka arz yapma isteğinde. Oranın yüzde 40 civarına kadar tırmanabileceği belirtiliyor. Konu hakkında geçen ay bir dizi değişik görüşte ortaya atıldı. Gelişmeler yakından takip ediliyor.
Defans oyuncuları sonunda patladı
Söz savunmanın
Beşiktaş’ın çok gol yemesinin ardından eleştirilere hedef olan defans oyuncuları “futbol bir takım oyunudur. Ferdi bir spor değildir,.başarıda başarısızlıkta hepimizin” dediler.Beşiktaş’ta sürekli eleştirilen defans oyuncuları kendilerini savundular. Samsunspor maçından sonra da hedefte gösterilen Siyah-Beyazlı futbolcular, suçlu gibi gösterilmekten rahatsız olduklarını söylediler. Orta sahadaki görevinden stopere çekilen Kaptan Tayfur, hata varsa, bunu isim isim aramanın yanlış olduğunu belirterek şöyle devam etti:”Madem defans çok kötü, nasıl lider oluyoruz? Ne yapsak sürekli defans suçlanıyor. Savunmada yapılan hatalar ileri uçtaki oyunculardan başlıyor. Erman ile Ümit için insafsızca eleştiriler yapılıyor. Bu arkadaşlar daha yeni. Tabii ki, aralarında uyumsuzluk olabilir. Birbirlerini yeni yeni tanıyorlar. Ancak ne derlerse desinler defans yerine oturdu. Şu an tek sorun yan toplardaki zaafımız. Bunda da yalnız savunma suçlanmamalı. Yan toplarda herkesin adamı oluyor. Bir anlık gafletten gol yiyoruz.”Genç libero Ümit, bu konuda değişik bir yorum yaparak, şunları söyledi:”Sakatlıklar ve cezalar nedeniyle savunmada sık sık değişiklik oluyor. Bu da doğal uyum sorunu yaşatıyor. Söylenenler bizi etkiliyor. Kötü değiliz.”Sakatlığı nedeniyle uzun bir dönem sahalardan ayrı kalan Ali Eren de eleştirilere anlam veremediğini belirterek, “Zaman zaman gerçekten zorlanıyoruz. Ama bu sadece defansın hatası değil” dedi.
Nevio Scala: “Baba gibiyim”
Beşiktaş Teknik Direktörü Scala, “Şampiyonluk kimseyi mutsuz etmez, ama başaramazsak da Beşiktaş yıkılmıyacaktır. Ligte tek başımıza oynamıyoruz. Başarı için de var gücümüzle çalışacağız” dedi.
Beşiktaş Teknik Direktörü Scala, Türkiye’de yaşadığı en büyük zorluğun, yeterince Türkçe konuşamak olduğunu söyledi. Scala, Bölgesel Futbol Antrenör Gelişim Semineri’nde, “Futbolcuyla diyalog kurmak çok önemlidir. Bu teknik ve takdikten de önce gelir. 5 aydır buradayım, en büyük üzüntüm Türkçeyi tam anlamında konuşamamak oldu” dedi. Futbolun, dünyanın her yerinde aynı olduğunu, ancak bir antrenör için en önemli konunun, futbolcusuyla kendi dilinde diyalog kurmak olduğunu belirten Nevio Scala, “İtalya’da genç takımlar çalıştırarak, antrenörlüğe başladım. O dönemde profesyonel antrenör olacağını hiç aklıma gelmemişti. Tamamen bir tesadüf sonucu profesyonel oldum” diye konuştu.